Join the forum, it's quick and easy

Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

Ozan Arif

Aşağa gitmek

Ozan Arif Empty Ozan Arif

Mesaj tarafından GoDFaTHeR Ptsi Mayıs 31, 2010 10:57 pm

Ozan Arif Giresun`un Alucra ilçesine bağlı şimdiki ismi ile Yükselen
eski adı ile Hapu köyünde 10 Haziran 1949`da doğdu. Babası yörenin
sevilen simalarından rahmetli Muharrem Çavuş’un (Muharrem Şirin) oğlu
Mehmet Bey, annesi Fatma Hanım da, yine komşu köy Demirözü`nden aynı
şekilde sevilen rahmetli Gençağa Eşkünoğlu`nun kızıdır.

Babasının memuriyeti dolayısıyla, ilk ve ortaokulu Samsun`da
bitirdikten sonra, hayli kalabalık olan ailesine kısa zamanda maddi
yardım yapabilmek düşüncesiyle öğretmen okuluna başladı. 1969-1970
döneminde Perşembe İlköğretim Okulundan mezun oldu. Okul süresi boyunca
kışları okuyup yazları rençberlik yapan bir öğrenci idi. İlk göreve
başladığı okul, ailesinin bulunduğu Samsun`da Karaoyumca köyündeki
ilkokuldur. Bir yıllık stajyerlik süresinden sonra, yine Samsun`da
Devgeriş köyüne tayin oldu. 1972 yılında yine aynı köyde stajyerlik
yapmakta olan ve ona ömrü boyunca en büyük desteği veren Süheylâ
hanımla evlendi. Devgeriş köyünde beş yılı öğretmenlik, dört yılı ise
okul müdürlüğü olmak üzere dokuz yıl hizmet vermiştir. İnançlarından ve
prensiplerinden asla taviz vermeyen bir kişiliğe sahip olan Ozan Arif,
o devrin yöneticilerinin büyük baskısı ile, maalesef 1979 yılında
öğretmenlik mesleğinden ayrılmak zorunda bırakılmıştır. Öğretmenlik
mesleğini çok seven Ozan Arif`in çok başarılı takdirnamelerle dolu
meslek hayatına rağmen, o günün şartlarında başka bir tercihi de
kalmamıştı.

Derken, 12 Eylül 1980 olaylarıyla birlikte, inanan, milli ve manevi
değerlerine sahip çıkan, memleketin, milletin bekasını düşünen bir çok
vatansever insan gibi yanlış değerlendirilmekten çok büyük bir üzüntü
duyan Ozan Arif, ailesini, çocuğunu ve hepsinden önemlisi, öz vatanı
Türkiye`yi geride bırakarak, 24 Eylül 1980 tarihinde Almanya`ya gitti.
Onbir yıllık acı bir ayrılıktan sonra, 5 Kasım 1991`de nihayet
memleketine ve vatanına geri dönmesi nasip oldu. Bu süre zarfında,
dünyada nerede bir müslüman Türk insanı varsa onu gidip bularak, milli
heyecanın filizlenmesine yardımcı olmuş ve önemli görevler almıştır.
Daha çocuk yaşlarda iken Kerem ile Aslı`yı, Leyla`ile Mecnun`u,
Karacaoğlan`ı, Köroğlu`nu, Dadaloğlu’nu, Yunus`u ve daha nicelerini
okuyarak aşk cönklerini ezberleyen Ozan Arif, Karadeniz`de, yaşadığı
yörede hayli yaygın olan irticalen Türkü söyleme sanatı sayesinde çok
meşhur oldu. Hatta eskiden destan satıcılarının Ozan Arif`e destanlar
yazdırıp, daha sonra bunları bastırarak dağıtmaları sebebiyle, yörede
ismi çok duyulan bir aşık olmuştur.

İlk olarak ortaokul ikinci sınıfta sesine aşık olduğu bağlama ile
tanışan ve hayli dar olan aile bütçesinden biriktirdiği harçlıklarla,
1964`te İstanbul`da bulunan Şemsi Yasıtman saz evinden 15 liraya aldığı
bir bağlama ile ses ve saz dünyasının içine giren Ozan Arif, o gün
bugündür hiç susmadan ve hak bildiği yoldan taviz vermeden gönül
dostlarına seslenmektedir.
ÖDÜLLERİ

Güzel sanatlara yeteneği, şiire ilgisi ve özellikle şairliğe olan
kabiliyetinden dolayı okul çağlarında şiir ve resim dallarında
birincilikler ve ödüller almaya başlayan Ozan Arif`in başarıları
hayatının ileriki yıllarında yöresel sınırları aşıp Türkiye genelinde
de devam etti. Birçok şiir ve Halk Edebiyatı yarışmalarında üstün
başarı gösteren Ozan Arif`in Türk Halk Edebiyatı`nın şiir, atışma,
muamma, irticalen şiir söyleme, lebdeğmez (dudakdeğmez), güzelleme ve
diğer dallarında çeşitli tarihlerde aldığı Türkiye birincilikleri,
sertifikalar ve ödüller vardır. Bunların yanında Konya`da Türkiye
Aşıklar Bayramı`nda değişik yıllarda, değişik dallarda birincilikler
elde eden Ozan Arif, yine Konya Aşıklar Bayramı`nda 1976, 1977 ve 1978
yıllarında her dalda altın madalya kazanmıştır. Lakin kendisi onun için
en büyük ödülü şöyle ifade ediyor:
"...ortaokul çağlarında çocuk yaşta bu sevdaya gönül vermişim. O
yaşlardan beri verdiğim mücadelenin karşılığını, tertemiz yüreklerde
sevgi sarayları kurarak aldım. Ülküdaşlarımın sevgi ve muhabbetinden
daha büyük beşeri ödül olamaz."

Plan yapmayın plan gitmez Karadeniz’de
Kahpelik yalan dolan tutmaz Karadeniz’de
Ne Conisi ne Rusu pusu kurmasın pusu
Bölücülük borusu da ötmez Karadeniz’de
Bırakın çan çalmayı Ermenici olmayı
Millet böyle dolmayı yutmaz Karadeniz’de
Ogün böyle desinler bugün böyle desinler
Fatihalar Yasinler bitmez Karadeniz’de
Şerefini şanını ortaya koy canını
Hiçkimse vatanını satmaz Karadeniz’de
Vatan satsa bir kişi anında biter işi
Türk ve İslam güneşi batmaz Karadeniz’de
Bizde varken bu duruş emiceniz olsa Bush
Alayınız beş kuruş etmez Karadeniz’de
Anladık var gocunuz belli kuyruk acınız
Kargaşaya gücünüz yetmez Karadeniz’de.
GoDFaTHeR
GoDFaTHeR
Farkımız*Tarzımız*
Farkımız*Tarzımız*

<B>Mesaj Sayısı</B> Mesaj Sayısı : 3016
<B>Rep Sayısı</B> Rep Sayısı : 455
<B>Kayıt tarihi</B> Kayıt tarihi : 30/04/10

https://kopuk1.forum.st

Sayfa başına dön Aşağa gitmek

Sayfa başına dön

- Similar topics

 
Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz